28 Kasım 2010 Pazar

YAKTIK RAHATLADIK

ORAY EĞİNİN  BUGUNKÜ AKŞAM GAZETESİNDEKİ YAZISI

Oray Eğin :oray.egin@aksam.com.tr

Beni yak, kendini yak, her şeyi yak

Henüz o yaşa gelmedim ama son zamanlarda bu ülkede her yaşanan daha fazla canımı acıtıyor, her kayıpta daha fazla duygulanıyorum. Ve duygusal tepkiler veriyorum. Haydarpaşa Garı yakıldığı için de öfke doluyum.

Dün, beni en çok arkadaşım ve meslektaşım Tolga Akyıldız'ın kısacık bir tweet'i etkiledi: 'Ben oradan trene bindim.'

Haydarpaşa Garı'nın ortak hafızamızda yer etmesini, bir şehre ait olmayı, bir şehri oluşturan binalarla da duygusal bir ilişki yaşanabileceğini bundan daha güzel anlatan bir cümle olamaz.

Ben de orada trenden indim.

Hayır, tahta bavulumla merdivende İstanbul'u fethetmek için değil. Evime dönüyordum.

Eskişehir-İstanbul arasında yataklı bir trendi. Sekiz tekilayı galiba yarım saatte dikmiştim, kafam iyi, camdan yıldızları sayıyordum.

Öyle sızmıştım...

Sabah gözümü Haydarpaşa'da açtım.

O gün bu ülkede gizliden gizliye mucizeler yaşandığını, bazı kurumların tüm engellemelere rağmen kahramanca ayakta kaldığını da düşündüm.

Birkaç aile araba satacak diye demiryollarının engellenmesi durdurulmuş, ama bu Cumhuriyet kurumu her şeye rağmen dimdik ayakta kalmış, imkansızlıklarla mucize gerçekleştiriyordu.

Hakkını yemeyelim, AKP hükümeti Cumhuriyet'in kuruluşundan beri demiryollarına en fazla yatırım yapan hükümet oldu. Kazalara, aksaklıklara rağmen tren medeniyetini geliştirmek için uğraştılar. Bir 'yapan adam' olarak Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'dan hep gurur duydum.

Ancak bu çalışkanlıklarını gölgeleyecek adımları da oldu.

Aynı AKP hükümeti birkaç sene önce taşınmazların satılıp karayolu yapılmasına dair bir yasayı geçirdi. Bu yasa Haydarpaşa'yı da kapsıyordu, nitekim yeni bir proje doğrultusunda Haydarpaşa'nın yıkımı da gündeme geldi.

Protestolar, itirazlar yükseldi ve sonunda 1908'de yapılan bu efsanevi tren garı hayalete dönüştü. Kaderini beklemek üzere.

Dün, Haydarpaşa'da yangın çıktığında nasıl olur da aklımıza bu binanın yıkılma rantı, beklentisi gelmez; nasıl yangın bu yasadan, bu ranttan bağımsız düşünülebilir.

Bilakis, tam da bu paranoya, bu kolayca 'ilintilendirme' ihtimali yüzünden daha fazla tedbir alınmalı, daha fazla korunmalıydı Haydarpaşa Garı. Yaktırılmamalıydı. Ne pahasına olursa olsun.

Paranoya ve korkularımızda haksız da değiliz.

Bizler yangınla terbiye edilmiş bir kuşağız: Bu ülkede yazın geldiğinin göstergesi Ege ve Akdeniz'deki orman yangınlarıdır. Ve her Güney'e gittiğimizde bu arazilerin yerinde kooperatifler, yazlıkçı siteleri buluruz.

Dolayısıyla, yangın da kolektif belleğimizde bir anlamda kanıksanmıştır artık: 'Yanar, yok olur, binalar dikilir' kurala dönüşmüştür. Otelleştirilir,

TOKİ'leştirilir ya da müteahhitlere peşkeş çekilir yangın yerleri.

Haydarpaşa'nın başına bir felaket geleceği ortadaydı.

Şimdi de bu yangının beklenen proje için fırsat olarak kullanılacağı kanısı hakim... Sessizce, gizliden gizliye bahane edilerek yok edilecek bu tarih...

Otele dönüştürülür, belki de 'Ağaoğlu My Gare' diye bir proje için tahsis edilir...

Kim bilir, Başbakan'ın 'İstanbul'a büyük projesi' bu yangın bile olabilir.

'Kentsel dönüşüm' projelerinde uçuş serbest...

Bu yangının faili bu binanın akıbetine göre ortaya çıkacaktır.

Hatırlanırsa Ortaköy'deki tarihi Gaziosmanpaşa Ortaokulu da yanmış, yıllarca otopark mafyasına hizmet ettikten sonra şimdi otele dönüştürme çalışmaları başlamıştı.

Bakalım, aynı zihniyet Haydarpaşa'da da devreye girecek mi?

Sonucu ne olursa olsun, orası artık bir cinayet mahali. Hatıralarımızın yakıldığı yer.

8 yorum:

  1. Lanet ediyorum, daha dun aksam bogaz kenarlarinda mutlu mutlu gezip, eve donuste Rail'e bu haydarpasa gari degil mi derken hayranlikla uzaktan bakarken eve geldigimde yandigini ogrendigimde ne uzuldum, ne kizdim, ne lanet ettim..
    Nasil kulturune, tarihine sahip cikmayan bir ulke olduk..

    YanıtlaSil
  2. Meralciğim malesef böyle sahip çıkmak isteyenlerin de sonunu mallesef medyadan takip ediyoruz işte.Bugün çok üzüntülüyüm çok

    YanıtlaSil
  3. Ben de çok üzüldüm :( Yenileme çalışmaları esnasında yakıyoruz valla pesss diyorum!

    YanıtlaSil
  4. sabah Nihat Sırdar söyledi çatıda çalışanlar yangın çıkınca haber dahi vermemiş etraftan bir büfeci görüyor da söylüyor çatı yanıyor diye.

    YanıtlaSil
  5. Eeee kentsel dönüşüm projesinin hızlandırılması böyle oluyor demek. çok üzüldüm çok..

    YanıtlaSil
  6. tarihimizi yok derek mi yapacağız biz bun başlarım ben böyle kentsel dönüşüme ya sinirim acaip tavanlarda bugun

    YanıtlaSil
  7. Bizim de icimiz yandı burda :((((

    YanıtlaSil
  8. Az kalsın kül olacaktı ama bir gün onu da yaparlar herhalde!

    YanıtlaSil